|
Özürlülerle alay mı ediliyor
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com 8 Ekim
2006 Cuma - Hürriyet
BİR toplumun uygarlık düzeyi ve sosyal yapısını yansıtan unsurlardan biri de
özürlülere verdiği önemle ilgili...
Gelişmiş ülkelere bakıyoruz, özürlülere yönelik çok sayıda kolaylık ve
avantajlar var. İnsan olmak da bunu gerektiriyor...
ALAY KONUSU OLAY
Tek konutu olan özürlülerle ilgili olarak 29 Aralık 2005'te bir kararname
yayınlandı ve 2006 yılından itibaren, emlak vergisi oranı sıfıra indirildi.
Özürlüler de emlak vergisi ödemediler.
Şimdi de "İl Özel İdaresi ve Belediye Gelirleri Kanun Tasarısı" ile özürlülere
sağlanan bu avantaj kaldırılıyor. Üstelik vergi oranı da yüzde 50 artırılıyor.
Bu uygulama, aşağıdaki fıkrayı anımsatıyor.
ARABACI FIKRASI GİBİ
Köyün birinde, ağanın çok güzel bir arabası ve atı varmış. Kasabaya giderken,
arabanın sürücüsü dayanamamış:
- Ağam ne güzel arabanız ve atınız var. Köyde herkes bu arabayı ve atı
hayranlıkla seyrediyor. Ben de çok beğeniyorum.
- Bana bak, çok beğeniyorsan, sana satayım.
- Aman ağam nerede bende para, nasıl alırım?
- İşin o tarafı kolay, paraya gerek yok. Sen şu atın ...okunu ye, araba da at da
senin olsun.
Sürücü, arabaya ve ata sahip olabilmenin heyecanıyla, isteneni yapmış...
Ardından kasabaya gitmişler. Alışveriş bitip, köye dönerken, ağanın suratı
asılmış. Sürücüye;
- Ben şimdi köye dönünce millete ne diyeceğim?
- Ağam istiyorsan, sana arabayla atı satayım.
- Öyle mi? Peki kaça satarsın?
- Aldığım fiyata satarım ağam
- Bana bak... Eğer birine söylersen seni çok kötü yaparım.
- Yok ağam, yemin ederim kimseye söylemem
Peki o zaman demiş ve ağa da atın .okunu yemiş.
Köye yaklaşırken arabacının güldüğünü fark eden ağa:
- Ne gülüyorsun ulan?
- Şey ağam aklıma bir şey geldi de...
- Ne geldi?
- Biz köyden çıktığımızda bu araba ve at kimindi?
- Kimin olacak ulan tabii ki benim...
- Peki şimdi köye dönüyoruz bu araba ve at kimin?
- Kimin olacak tabii ki benim...
- Peki ağam o zaman sen de ben de bu .oku niye yedik?
Evet... Fıkrada olduğu gibi, özürlüye 2006'dan itibaren emlak vergisi avantajı
niçin getirildi? En önemlisi, şimdi neden kaldırılıyor?
Tıpkı arabacı fıkrası gibi!..
Babalar karıştı
BAŞBAKAN'ın bir süre önce "Vergi toplamak için babaların üstüne gidin. Asıl
kaynak orada" şeklindeki açıklaması, galiba yanlış anlaşıldı.
Babaların üzerine gidiliyor bu doğru ama büyükbabaların ve emekli babaların
üzerine gidiliyor!
Tek konutu olan emekliden Emlak Vergisi alınmıyordu ya...
2007'den itibaren emekliler de Emlak Vergisi verecek.
Emekli babalara ve büyükbabalara bir darbe daha; 2007'den itibaren, konutların
emlak vergisi oranı yüzde 50 artacak. Yani İstanbul, Ankara, İzmir gibi
emeklilerin yoğun olduğu illerde, emlak vergisi oranı binde 2'den 3'e çıkacak.
Bitmedi, bir de verginin yüzde 10'u kadar "Katkı Payı" alınacak.
Bir okurumuz; "Mübarek Ramazan'da günahtır, yazıktır. Emekliye ne verildi ki
şimdi "vergi" diye yakasına yapışılacak?" diye soruyor. Haklı...
Adil olmayan vergi zulümdür. Bu artışlar da adil değil.
Evet, Başbakan "Babaların üzerine gidin" dedi ama galiba babalar karıştı!..
Üzerine gidilecek olanlar, öbür babalardı!..
Bunları biliyor musunuz?
İnsan asla gözleri açıkken hapşıramaz.
Timsahlar geriye doğru hareket edemez.
İnsan vücudunda 60 bin mil uzunluğunda kılcal damar var.
Çocuklar baharda daha fazla büyüyor.
Bal bozulmayan tek gıdadır.
Genç kızlar ve klima
GENÇ kızlar klima gibidirler. İlk başta aranızdaki sıcaklığı çok iyi
ayarlayabilirsin. Ama beraberliğiniz eskimeye başladığında durum kötüleşir. Hele
şöyle aradan bir sene falan geçince mutlaka bir arıza çıkar ve belki de ondan
ayrılmanız gerekir...
(Teşekkürler Dr. Murat V. Gökçe)
Fanatik
İKİ fanatik futbolsever konuşmaktadır. Biri;
- Maça gitmiyor musun?
- Ne diye gideyim ki? Oynanan futbol değil. Hakemler kötü. Oynanan oyun itiş
kakış. Saatlerce gişe önünde, kuyrukta bekle... İçerde kavga, gürültü... Çıkışta
da vasıta bulamıyorsun...
Diğeri;
- Ben de maça gitmiyorum. Beni de tıpkı senin gibi karım bırakmıyor...
Kadın ve erkek farkı
Yüzme Yeteneği: Kadınlar derilerinin altındaki yağ tabakası nedeniyle daha iyi
yüzerler.
Duyu Organları: Kadınların işitme ve koklama duyuları daha güçlüdür. Buna
karşılık erkekler ışığa karşı daha hassastır. Erkek gözü ayrıntıları daha iyi
seçer.
Ağlamak: Kadınlar erkeklerden 5 kat fazla ağlarlar. Genellikle de saat
19.00-22.00 arası...
Günün sözü
Doğru olan haklı olandır.
Alexander Pobe
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|