|
Babalar ve çocukları
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com 17
Temmuz 2007 Salı - Hürriyet
BABALAR için çocukları çok önemli, adeta dünyaları...
Babaların ve kuşkusuz annelerin çocuklarıyla ilgili en büyük özlemi; iyi eğitim,
güzel bir iş ve mutlu bir evlilik yapmaları...
Anne ve babaların, çocuklarını başarılı görüp, iftihar etmeleri, belki de en
büyük zenginlikleri.
YETENEKLİ ÇOCUKLAR
Bir de özel yeteneği olan "mucize çocuklar" var.
Bugünlerde yine, bazı babalar ve akşamdan sabaha trilyoner olan yetenekli
çocukları konuşuluyor. Bu yeni bir olay değil.
Siyasetle uğraşan bazı babaların çocukları, eşleri, kardeşleri ve yeğenleri
zaman zaman hep gündeme gelmiştir.
Bugünlerde de bazı siyasetçilerin çocukları ve yakın akrabalarına ait; arsalar,
villalar, 600 daire, fabrikalar, büyük şirketler, gemiler, milyonlarca dolarlık
hesaplar tartışılıyor.
Olaya, üç açıdan bakmak gerekiyor.
1- Servetin kaynağının açıklanması:
Kişinin kendisi, çocukları ve eşinin büyük bir serveti olabilir. Kaynağını
belirtebildiği sürece (miras, kazanç, piyango vs.), ortada bir sorun yoktur.
Buna kimse olumsuz bir şey söyleyemez. Söylemişse de özür dilemesi gerekir.
Gerçek dışı bir servet iddiası varsa, bunu kanıtlayamayan da özür dilemeli.
2- Servetin kaynağının açıklanamaması:
Politikacıların, başlangıçta verdiği; kendisi, eşi ve çocuklarını kapsayan "mal
bildirimi" var. Aradan geçen süre zarfında örneğin 5-10 yıl içinde edinilen
servet, bu bildirimle kıyaslanır.
Ciddi bir artış varsa ve açıklanamıyorsa, o zaman sorun vardır. Bunun hesabı her
an sorulabilir.
3- Çocukların serveti:
Politikacılar; 18 yaşına, tahsilde ise 25 yaşına kadar olan çocuklarının ve
eşinin servetini, kendi mal bildirimlerinde gösteriyorlar.
Çocuklar büyükse göstermiyorlar. Bu arada çocuğa ya da eşe, gayrimenkul ya da
şirket hissesi bağışlamışlarsa, bu bağışı edinenler veraset ve intikal vergisi
ödeyecekler. Bu vergi de zamanaşımı da yok!..
Burada ilginç bir durum var; çocuk 28 yaşında, 5-10 milyon dolarlık ya da 40-50
milyon dolarlık serveti var. Normalde, 15-20 milyon dolar ya da daha fazla
kazanç sağlamalı ya da miras kalmalı ki bu serveti edinsin. Ancak,
politikacıların büyük kısmının çocukları, şahıs olarak ya vergi mükellefi
değiller ya da sembolik bir kazanç bildirmişler.
Böyle olmasına rağmen, kendilerine "Arkadaş, sen 30 yaşında genç bir adamsın.
Milyonlarca dolar servetin var. Bu değirmenin suyu nereden geldi? Açıkla
bakalım" diye sorulamıyor.
NİYE SORULAMIYOR?
Nedeni belli, bu sorgulamayı engelleyen bir yasa çıktı da onun için.
1) Kişinin her türlü harcama ve tasarruflarını, vergisi ödenmiş veya vergiye
tabi olmayan kazançlardan sağlayıp sağlamadığının sorgulanması ile ilgili Vergi
Usul Kanunu’nun 30/7. maddesi 1 Ocak 2003 tarihinden geçerli olmak üzere,
yürürlükten kaldırıldı (Bkz. 9 Ocak 2003 tarihli R. Gazete’de yayınlanan 4783
sayılı Kanun’un 9. maddesi).
2) Vergiye tabi gelirlerle ilişkilendirilemeyen ve harcandığı veya tasarruf
edildiği tespit edilen mal ve hakların, safi irat olarak kabul edileceğine dair,
Gelir Vergisi Kanunu’nun 82/2. maddesi de aynı Kanunun 7. maddesi ile
yürürlükten kaldırıldı.
Özetle, bu yasaya istinaden bir siyasetçinin ya da işadamının oğluna, kızına ya
da karısına "Bu değirmenin suyu nereden geldi? Bu evi, arsayı, villayı,
fabrikayı vs. nereden aldın, bankadaki milyon dolarların kaynağı ne?" diye
sorulamıyor, vergisi de alınamıyor...
Devlet hazinesi
HAZRETİ Ömer, Halife. Bir gece makamında ziyaretçisi gelir. Selam verir. Selamı
alınmamıştır. Oturur. Ömer işiyle meşgul.
Ziyaretçi bekler. Ömer çalışır. Selam alınmamış, yüzüne bile bakılmamıştır.
İş biter. Ömer mumu söndürür. Bir başka mumu yakar. O anda selamını alır.
Konuşmaya başlar.
Ziyaretçi sorar; "Ya Ömer, niçin hemen selamımı almadın ve niçin bir mumu
söndürüp diğer mumu yaktın ve ondan sonra benle konuşmaya başladın?"
Hazreti Ömer;
- Evvelki mum devletin hazinesinden alınmıştı. O yanarken özel işlerimle meşgul
olsaydım Allah indinde mesul olurdum. Seninle devlet işi konuşmayacağımız için
kendi cebimden almış olduğum mumu yaktım, ondan sonra seninle meşgul olmaya
başladım.
Ziyaretçinin gözleri yaşarır, ellerini kaldırarak şöyle dua eder;
- Ya Rabbi! Hattab oğlu Ömer’i bizim başımızdan eksik etme!..
(Teşekkürler Vedat Baykay)
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|