|
Meslek aşkı mı yoksa takım aşkı mı
Şükrü kızılot - skizilot@yaklasim.com 25
Mayıs 2008 Pazar - Hürriyet
MALİYE Bakanlığı'nda üst düzey görevde bulunan bir maliyeci, yaklaşık 10 gündür
bu soruyu kendine soruyor.
Bir tarafta mesleği, diğer tarafta da tuttuğu daha ötesi çok sevdiği futbol
kulübü.
Kafası karışmış durumda...
OLAY NE?
Herhalde merak ettiniz.
Kısaca özetleyelim.
Birini gönderip, tuttuğu takımın, 2008-2009 sezonu maçları için "kombine bilet"
aldırıyor.
Ödediği paranın "Fatura ve dernek alındı belgesi" geldiğinde, Maliyeci dikkatle
bakıyor:
1. (...) Futbol İşl. A.Ş'nin düzenlediği fatura:
Bilet bedeli: 127.12 YTL
KDV (% 18): 22.88 YTL
Toplam: 150.00 YTL
2. Dernek gelirleri alındı belgesi:
Bağış: 1.350.00 YTL
Tabii olayı hemen fark ediyor. Ödediği kombine bilet bedelinin sembolik bir
kısmına fatura kesilip, KDV hesaplanmış. Büyük kısmı da sanki "bağış yapılmış"
gibi gösterilmiş.
Düşünüyor, bu şekilde satılan bilet sayısı, on binin üzerinde...
BİR TAŞLA İKİ KUŞ
Maliyeci, kafasından yuvarlak bir hesap yapıyor.
1. Bilet ücreti olan 1500 YTL'nin KDV'si yerine 150 YTL'nin KDV'si hesaplanmış.
Milyonlarca YTL'lik KDV kaçağı var. Kaldı ki, bu konuda 55 No.lu KDV Tebliği'nde
de gerekli açıklama var.
2. Şirkete gelir yazılması gereken bilet bedeli, bağış olarak gösterildiği için,
bağışın "Kurumlar Vergisi" ödenmeyecek. Burada da milyonlarca YTL'lik kaçak var.
Bunları dinlerken, dayanamayıp soruyorum;
- Peki ne olacak şimdi?
- Hem tuttuğum takım hem de halka açık bir şirket. Uyaracağım... Beş yıllık
zamanaşımı var. Mutlaka ortaya çıkar. İncelemeye alınırlarsa, milyonlarca
YTL'lik vergi ve ceza gelir. Olay çok ciddi...
Futbol kulüpleri aman dikkat... Kombine bilet alan binlerce kişiden, hepsinin de
aynı tutarda bağış yapması inandırıcı değil. Dimyat'a pirince giderken evdeki
bulgurdan olursunuz.
Fıkra gibi deprem sigortası
YIKILMASINA karar verilen evin, yıkımı aşamasında deprem sigortası
yaptırıldığını biliyor muydunuz?
Fıkra gibi olan bu olayı, biz de okuyucumuz Bingül Saylam'dan öğrendik. Birlikte
okuyalım.
"Ankara Dışkapı'da ailemden kalan bir daire var. Altgeçit yapılacağı için
belediye apartmanı istimlak ediyor. Biz de kabul edip, tapuda ferağ veriyoruz. O
aşamada yani işlemlerin tamamlanması aşamasında, bizden 'deprem sigortası'
istediler.
Düşünebiliyor musunuz, acil yıkım kararı alınan binayı, kanun zoruyla
sigortaladık!..
Durumu intikal ettirdiğim DASK'tan da hiçbir yanıt alamadım.
Hocam, lütfen yazınız da bu komediye son versinler.
Zararı yok, aynı parayı yine alsınlar ama 'DASK'a katkı payı vs.' gibi bir kılıf
bulsunlar."
Ne diyelim?
Bina yıkılacak, yıkıma çok az zaman var. Binanın istimlakı aşamasında, sahibine
deniliyor ki "Yıkacağımız evi, git deprem sigortası yaptır"
Fıkra gibi diyeceğiz ama fıkradan da öte bir olay!..
Son vuruş mu
Çaresiz kaldığım zamanlarda gider bir taş ustası bulur, seyrederim.
Adam belki yüz kere vurur taşa...
Ama değil kırmak, küçücük bir çatlak bile oluşturamaz.
Sonra birden, yüz birinci vuruşta taş ikiye ayrılıverir.
İşte o zaman anlarım ki, taşı ikiye bölen o son vuruş değil, ondan öncekilerdir.
Jacob Riis
(Teşekkürler Sibel Yolak)
Kadın erkek ve konuşmak
Kadın kavga çıkmasını istediği vakit oturup konuşmak ister.
Erkek ise kavga etmek istediğinde konuşmaya başlar.
Kadınlar ve giyim
Evde saatlerce kendi giyimiyle ilgilenen kadın, sokağa çıktığında saatlerce
başka kadınların elbiseleriyle ilgilenir.
(Teşekkürler Yrd.Doç.Dr. Şafak ÇOMAKLI)
Kayserili ve bir taşla iki kuş
MUTFAK malzemesi üretenler, çok özel bir yemekte bir araya gelmişler.
Masadaki son model çatalı gören Mişon, "Bunun benzerini yapayım" diye, çatalı iç
cebine atıyor. Bunu da Kayserili'den başkası görmüyor.
Yemekte, herkes bir fıkra anlatıyor. Sıra Kayserili'ye gelince;
"Valla ben sizler gibi güzel fıkra anlatamam ama bir sihirbazlık gösterisi
yapabilirim" diyor ve masadaki çatalı alarak "Bakın şu çatalı, ceketimin iç
cebine koyacağım, Mişon'un ceketinin cebinden çıkacak" dedikten sonra
masadakilere hitaben "Bakın bakalım Mişon'un cebine" diyor.
Ardından Mişon, ceketinin iç cebinden çıkan çatalı, masaya koymak zorunda
kalıyor.
Kayserili de hem rakibini ekarte etmenin, hem de kendi fabrikasına götüreceği,
son model çatalı kazanmanın keyfini sürüyor...(Teşekkürler
Nazif TÜRKOĞLU)
Bunu ona asla yapmayın
Patronunuz İkizler ise: Yalan söylemeyin. Kendi de çok kolay yalan söyleyip
kandırabildiği için, yalanı hemen anlar. Hızlı olun, sabırsız ikizler yavaş
elemandan nefret eder.
Karınız İkizler ise: Özgürlüğünü kısıtlamayın. Telefonda arkadaşlarıyla derin
bir dedikoduya daldıysa kızmayın, buna alışmalısınız.
Kocanız İkizler ise: Özgürlüğünü kısıtlamayın, forma sokmaya çalışmayın,
olayları uzatmayın.
Daktilo başında oturma rekoru
AVUSTRALYALI Les Stewart 16 yıldır daktilonun başında oturuyor ve sürekli
sayıları yazıyor. Hiç durmadan 1'den 1 milyona kadar sayıları yazan Stewart,
bugüne kadar 19 bin 990 adet kağıt kullandı, bin adet şerit değiştirdi ve 7
daktilo eskitti.
Asker Temel
TEMEL askere gitmiş. Mutfakta çalışmaya başlamış. Mutfağa her girdiğinde
buzdolabına selam veriyormuş. Bir gün komutan sormuş;
- Niye buzdolabına selam veriyorsun?
Temel cevap vermiş;
- General Electric.
(Teşekkürler Prof.Dr.Doğan ŞENYÜZ)
Günün Sözü
Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiçbir şeyi olmayandır.Arthur
Schopenhauer
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti -
Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz.
|