|
Vergi rekortmenine haciz işkencesi
Vergi rekortmenine haciz işkencesi
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com
- 16 Mart 2006 Perşembe - Hürriyet
BUGÜNLERDE, haksız yere uygulanan haciz ve benzeri işlemlerden dolayı, morali
bozulan hatta çıldıracak gibi olan, çok sayıda vergi mükellefi var.
Cumartesi günü yazdık, ihracat yaptığı Alman şirketi yetkilisinin yanında,
"vergi borcu olduğu" gerekçesiyle, bir sanayicinin pasaportuna el konuluyor.
İşadamı, Alman işadamına rezil oluyor. Sonunda, bir kuruş vergi borçlarının
olmadığı ve olayın "vergi dairesi hatasından kaynaklandığı" ortaya çıkıyor.
Adamcağız, çıldıracak gibi oluyor!..
Bir başka olayda, vergi rekortmeni bir mükellefe telefon ediliyor. Sekreter
"Yarın, 9.30’da müdür bey sizi bekliyor" diye not iletiyor. Mükellef, telaşa
kapılıyor ve o saatteki önemli bir toplantısını iptal ediyor. Geceyi huzursuz
bir şekilde "Acaba ne oldu?" endişesiyle geçiriyor. Sabah, vergi dairesi
müdürüne gidiyor. Müdür "Beyefendi, vergi rekortmenleri listesine girdiniz.
Teşekkür belgenizi vermek için çağırdık" diyor. Mükellef, ne diyeceğini
şaşırıyor. "Teşekkür böyle mi olur?" demek istiyor ama onu da diyemiyor!
BANKALARA HACİZ
Ortakları, belli yıllarda vergi rekortmeni olan, yurt içinde ve dışında, yüz
milyonlarca dolarlık işi bulunan, binlerce işçi çalıştırıp, Türkiye’ye on
milyonlarca dolar döviz kazandıran, bir şirket var.
Günlerden bir gün, vergi dairesince bankalara yazı gönderiliyor ve şirketin tüm
banka hesaplarına haciz konuluyor. Şirket yetkilileri, "Bizim vergi borcumuz
yok, nasıl olur" diye olayı araştırıyorlar. Sonunda gerçek durum ortaya çıkıyor.
İstanbul ve Bursa’daki iki vergi dairesi arasında, vergi dairesi hatasından
kaynaklanan, bir mahsup işlemi yapılmamış!.. Vergi dairesi, şirket yetkilisinden
özür diliyor ve bir yazı ile bankalardan "Hacze konu vergi borçlarının tamamı
ödendiğinden, hacizlerin kaldırılmasını" istiyor Mükellef, çıldıracak gibi
oluyor "Benim vergi borcum yoktu. Vergi borcu ödendi ve haciz kaldırıldı, diye
yazamazsınız. Bir yanlışlık sonucu, haciz uygulanmıştır" diye yazın diyor ama
boşuna... Vergi dairesince, böyle bir yazı verilmiyor.
Şimdi bu mükellef soruyor; "Bir kamu görevlisinin, görevini ihmali sonucu, kırk
yıllık ticari itibarımıza vurulan darbenin ve bu lekenin, bedelini kimin ne
boyutta ödemesi ve bu konuda ne yapılması gerektiğini bilmek istiyoruz..." Ne
dersiniz haksız mı?
BU DA BİR BAŞKA HACİZ
Oto yan sanayi konusunda üretim ve ihracat yapan ve 70 işçi çalıştıran,
İstanbul’da bir şirket var. Bu şirkete, vergi dairesinden cuma günü, "İcra
noktasına gelen vergi borçları olduğu, en kısa zamanda borçlarını kapatmadıkları
takdirde, haciz uygulamasına gidileceğini" belirten bir yazı gelir. Şirket,
kendi kayıtlarına bakar, bir borçları gözükmüyor. Endişe içinde, Pazartesi
gününü bekleyip, vergi dairesine gidiyorlar.
Devamını, şirket yetkilisinden dinleyelim "Vergi dairesine gidip, borcumuz
olmadığını söylediğimizde, borcu olsun olmasın, ayırım gözetmeden tüm
mükelleflere, böyle bir yazı gönderdik" diyerek, gönderdikleri yazıyı geri
almışlar.
Yaşadıkları karşısında, allak bullak olan mükellef, bakın ne diyor; "Buna
söylenecek bir sözümüz yok. Gerisini siz düşünün. Çürükler ve sağlamların aynı
sepete konduğu bir ülkede, iş yapmak sanıldığından daha zor!"
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|