|
Gömme balkonu kapatana ceza yok
Şükrü Kızılot - skizilot@yaklasim.com - 05
Kasım 2005 Cumartesi - Hürriyet
BİNALARDA, balkonların kapatılması şeklindeki uygulama, son derece yaygın.
Hürriyet okurları, daha önce bir başka yazıda kısaca değindiğimiz bu konuyla
ilgili olarak, Danıştay’ın özellikle 2005 yılındaki son kararlarının ne yönde
olduğunu, ısrarla soruyorlar. Bazı apartman yöneticileri de ne şekilde hareket
edeceklerini belirleme bakımından, Danıştay’ın bu konuda görüş değiştirip
değiştirmediğini merak ediyorlar.
Birazdan da belirteceğimiz gibi, Danıştay’ın bu konudaki kararları, gömme
balkonunu kapatanların lehine devam ediyor. Gömme balkonun katlamalı cam
şeklinde ya da sabit doğrama yapılmak ve cam takılmak suretiyle, açık kullanım
alanın kapalı alana dönüştürülmesinde, hukuka aykırı bir durum görülmüyor. Bu
nedenle kesilen ceza da kaldırılıyor.
İMAR YASASI NE DİYOR?
3194 sayılı İmar Yasası’nın 21. maddesinin üçüncü fıkrasında; derz, iç ve dış
sıva, boya, badana, oluk, dere, doğrama, döşeme ve tavan kaplamaları, elektrik,
sıhhi tesisat tamirleri ile çatı onarımı ve kiremit aktarılması ve yönetmeliğe
uygun olarak, mahallin özelliğine göre, belediyelerce hazırlanacak imar
yönetmeliklerinde belirtilecek taşıyıcı unsuru etkilemeyen, diğer tadilatlar ve
tamiratların ‘ruhsata tabi olmayacağı’ hükme bağlanmış.
Yasanın bu maddesi uyarınca da ilgili belediyeler, ‘imar yönetmeliği’
hazırlayarak, konuya ilişkin esasları belirliyorlar.
DANIŞTAY’IN KARARI
Danıştay Altıncı Dairesi’nin, tam metni Yaklaşım Dergisi’nin 153. sayısında
yayınlanan 18.2.2005 Tarih ve E.2003/4166, K.2005/977 sayılı kararının, ilgili
bölümü aşağıdaki gibi.
‘634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 19. maddesinin 2. fıkrasında, kat
maliklerinden birinin, tüm kat maliklerinin rızası olmadıkça, ana gayrimenkulün
ortak yerlerinde, inşaat onarım ve tesisleri, değişik renkte dış badana ve boya
yaptıramayacağı, kendi bağımsız bölümünde ise ana yapıya zarar verecek nitelikte
onarım, tesis ve değişiklik yapamayacağı, hükmüne yer verilmiştir.
Olayda, davacının maliki olduğu bağımsız bölümde, ruhsat eki projesinde açık
olan balkonu kapalı hale getirdiğinin belirlenmesi üzerine, dava konusu yıkım ve
para cezasına ilişkin işlem tesis edilmiştir.
İdare mahkemesi kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda, dava konusu
balkonun tünel kalıp yapım tekniğine bağlı olarak, taban alanı sınırlarını
belirleyen, zemin ile irtibatlı, betonarme perde düşey elemanlarının arasında ve
taban alanı içinde imal edildiği için çıkma niteliğinde olmadığı, gömme
niteliğinde olduğu, açık bir kullanım mekanı olan bu balkonun ön cephesinin
sabit alüminyum çerçeve ve cam ile kapatılmak suretiyle açık kullanım alanının
kapalı kullanım alanına dönüştürüldüğü belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, gömme balkonun kapatılması suretiyle taban alanı
dışında yeni ve fazladan bir alan kazanılmadığı, çekme mesafesinin ihlal
edilmesinin söz konusu olmadığı, tadilatın taşıyıcı unsurları etkilemediği,
cephe görünümünde meydana gelen değişikliğin ise, yukarıda anılan Yasa ve
Yönetmelik hükümleri uyarınca ruhsat gerektirmediği anlaşıldığından, anılan
tadilatın yıktırılmasına ve para cezası verilmesine ilişkin işlemde, hukuka
uyarlık bulunmamaktadır.’
Danıştay’ın yukarıda yer verilen 2005 tarihli kararından da farkedileceği gibi,
Danıştay gömme balkonun kapatılması olayına, kararda belirtilen çerçeve
doğrultusunda, olumlu bakıyor...
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd.Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|