|
BİZE GÖRE
Bilançonun dayanağı envanter ve bir yargı
kararı
Veysi Seviğ - 24 Kasım 2006 Cuma - Dünya
Vergi Usul Yasası'nın 192'nci maddesinde yer alan tanımlamadan anlaşılacağı
üzere "bilanço, envanterde gösterilen kıymetlerin tasnifli ve karşılıklı olarak
değerleri itibariyle tertiplenmiş hülasasadır (özetidir)." Bu tanımlamadan da
anlaşılacağı üzere bilançonun envanter esas alınarak düzenlenmesi gerekmektedir.
Aynı yasanın 186'ncı maddesindeki tanıma göre envanter çıkarmak; bilanço
günündeki mevcutları, alacakları ve borçları; saymak, ölçmek, tartmak ve
değerlemek suretiyle hem kesin bir şekilde ve hem de ayrıntılı olarak
saptamaktır.
Ticari kazancın bilanço esasına göre tespitinde, Vergi Usul Yasası'nın 192 ve
Gelir Vergisi Yasası'nın 38'inci maddeleri; işletme hesabı esasına göre
tespitinde ise Vergi Usul Yasası'nın 196'ncı maddesinin birinci fıkrasına bağlı
(B-2) alt bendi ile Gelir Vergisi Yasası'nın 39'uncu maddesinin üçüncü fıkrası
uyarınca, hesap dönemi sonunda çıkarılan envanterdeki emtia mevcudunun değeri,
vergilendirilmesi gereken kazancı doğrudan etkilemektedir.
Gerçekte; Gelir Vergisi Yasası'nın 38'inci maddesinde de ifade edildiği üzere
"bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki özsermayenin hesap dönemi
sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müsbet farktır. Bu farkkın
saptanabilmesi için öncelikle dönem başı özsermayesi ile dönem sonu
özsermayesinin hesaplanmış olması gerekmektedir.
Özsermaye ise "Aktif toplamı ile borçlar arasındaki farktır. "Bu bağlamda da
bilançonun aktifinde yer alan varlıkların tespiti için envanter yapılması
zorunluluğu vardır.
Bir başka açıdan gerek bilanço esasına göre defter tutanların ve gerekse emtia
üzerine iş yapan işletme hesabı esasına göre defter tutanların çıkarması zorunlu
emtia envanterinin, yukarıda değinilen 186'ncı maddedeki düzenlemeden dolayı,
kesin olması ve emtia cins ve miktarına ilişkin ayrıntılı bilgiyi içermesi
gerekmektedir.
Özellikle emtia envanterine dahil edilen kıymetlerden bir veya bir kaçında cins
veya miktar bakımından noksanlık saptanması, ilgililerin dönem kazançlarının
gerçeğe uygun belirlenmediğine ilişkin delil bulunduğunu gösterir.
Envanterde saptanan bu noksanlığın yükümlüler tarafından hukuken geçerli
nedenlerle açıklanabilmesi gerekir. Bu yolda yeterli açıklama yapılmaması,
noksanlık matraha alınmak suretiyle ilgilinin re'sen vergilendirilmesini
gerektirir.
Yapılan denetimler sırasında, sondaj yoluyla birkaç emtiada noksanlık bulunması
halinde, re'sen vergilendirme yapılması, yasal düzenleme gereği zorunlu
olmaktadır.
Konuya ilişkin olarak Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu tarafından
verilen bir karara göre de "gerek bilanço esasına göre defter tutanların ve
gerekse emtia üzerine iş yapan işletme hesabı esasına göre defter tutanların
çıkarması zorunlu olan emtia envanterinin, düzenlemeden dolayı, kesin olması ve
emtia cins ve miktarına ilişkin ayrıntılı bilgiyi içermesi gerektiğinden, emtia
envanterine dahil edilen kıymetlerden bir veya bir kaçında cins veya miktar
bakımından noksanlık saptanması, ilgililerin dönem kazançlarının gerçeğe uygun
belirlenmediğine ilişkin delil bulunduğunu gösterir. Envanterden saptanan bu
noksanlığın, yükümlüler tarafından hukuken geçerli nedenlerle açıklanabilmesi
gerekir. Bu yolda yeterli açıklama yapılamaması, noksanlık matraha alınmak
suretiyle ilgilinin re'sen vergilendirilmesini gerektirir. Bu nedenle, sondaj
yöntemiyle birkaç emtiada noksanlık bulunması halinde, re'sen vergilendirme
yapılamıyacağının kabulü hukuka uygun düşmemektedir. (Danıştay Vergi Dava
Daireleri Genel Kurulu E.No: 2005/71, K.No: 2005/155), (x)
Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu'nun vermiş olduğu karar doğrultusunda
envartere dayanmadan düzenlenen bilançolar üzerinden geriye yönelik olarak dönem
başı envanterinin tesbiti için yapılacak çalışma sonucunda ortaya çıkan farklar
re'sen takdiri gerektiren bir vergisel olay olarak dikkate alınmaktadır. Kaldı
ki Vergi Usul Yasası'nın 134'üncü maddesi uyarınca "incelemeye yetkili olanlar
tarafından lüzum görüldüğü takdirde inceleme, işletmeye dahil iktisadi
kıymetlerin fiili envanterinin yapılmasına ve beyannamelerde gösterilmesi
gereken unsurların tetkikine de (incelenmesine) teşmil edilebilir." Bu bağlamda
inceleme elemanları incelemenin başlangıcında işletmede yapacakları fiili
envanterle, dönem başı envanterinin doğruluğunu tespit edebilirler.
(x) Legal Mali Hukuk Dergisi Kasım 2006, Sf: 2765-2768
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|