|
Hizmet ithalatında KDV
Veysi Seviğ - 11 Mayıs 2007 Cuma - Referans
Ülkemizde son yıllarda yurtdışından bilgisayar yazılım programları ve benzeri
nitelikteki hizmet ithalatının giderek arttığı gözlenmektedir. Ancak uygulamada
bu tür ithalatın Kurumlar Vergisi ve Katma Değer Vergisi açısından duraksama
yarattığı gözlenmektedir.
Kurumlar Vergisi Yasası’nın 3'üncü maddesinde yer alan tanımlamaya göre kanuni
ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye’de bulunmayan kurumlar “dar mükellef”
olarak kabul edilmekte ve sadece Türkiye’de elde ettikleri kazançları üzerinden
vergilendirilmektedir. Diğer yandan aynı yasanın 30'uncu maddesi uyarınca dar
mükellefiyete tabi kurumlara ticari veya zirai kazanca dahil olup olmadığına
bakılmaksızın telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri
nitelikteki gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında nakden
veya hesaben ödenen veya tahakkuk ettirilen bedeller üzerinden yüzde 15 oranında
Kurumlar Vergisi kesintisi yapılmaktadır.
Aynı yasa maddesinin (8) numaralı fıkrası uyarınca bakanlar kurulu bu madde
kapsamında yapılması öngörülen vergi kesintisi oranlarını, gelir unsurları veya
faaliyet konuları itibariyle ayrı ayrı belirlemeye, sıfıra kadar indirmeye veya
maddede yer alan oranları bir katına kadar artırmaya yetkili bulunmaktadır.
Bilindiği üzere yurtdışında mukim kişi veya kuruluşlara yaptırılan iş ve
hizmetler karşılığında ödemede bulunan Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri
yurtdışında mukim kişi ve kuruluşlardan aldıkları belgelerle söz konusu
işlemlerini kanıtlamakla yükümlü tutulmuşlardır. Bu nedenle yurtdışındaki kişi
veya kuruluşlardan belge alan mükellefler, bu belgeleri defter kayıtlarına
intikal ettirmeleri sırasında Merkez Bankası tarafından belirlenen döviz alış
kuru üzerinden Türk Lirası'na çevirerek alış bedelini belirleyeceklerdir. Ancak
söz konusu belgelerin yapılan işlemi doğrudan yansıtması ve inceleme
elemanlarının istemesi halinde tercüme ettirmesi gerekmektedir.
Maliye Bakanlığı'nca konuya ilişkin olarak verilmiş olan bir özelgeye göre de
“yurtdışındaki mukim kişi veya kuruluşlara yaptırılan hizmet karşılığında
ödemede bulunan Gelir veya Kurumlar Vergisi mükelleflerinin yurtdışından
aldıkları belgenin alındığı ülke mevzuatına göre kanunen muteber yani geçerli
bir belge olması gerekmektedir.”
Mükelleflerin internet yoluyla yurtdışında satın aldıkları hizmet ve bu
nitelikteki gayri maddi haklar için yurtdışındaki satıcı tarafından düzenlenen
fatura veya fatura yerine geçen belgelerin elden veya posta yoluyla alınmaması
halinde elektronik ortamda alınan söz konusu belgelerin çıktılarının yapılan
ödemeyi gösterir banka kredi kartı slip veya ekstresi ile muhafaza ve ibrazı ile
alınan hizmetin veya yapılan ticari işin kanıtlanması veya kayda alınması mümkün
bulunmaktadır.
Bu bilgiler ışığında yabancı bir ülkeden alınan bilgisayar yazılımları ve
benzeri nitelikteki alımlar Kurumlar Vergisi Yasası’nın 30'uncu maddesi
çerçevesinde Kurumlar Vergisi kesintisine tabi tutulmaktadır.
Kurumlar Vergisi Yasası’nın 30'uncu maddesi uyarınca yapılacak tevkifatta çifte
vergilendirmeyi önleme anlaşmaları önem arz etmektedir. Bu nedenle gerekli
tevkifat işleminin yapılmasından önce söz konusu ülke ile olan ikili vergi
anlaşmasına bakılması ve tevkifatın buna göre yapılması gerekmektedir.
Ayrıca yurtdışındaki firmadan gerek CD ortamında kargo yolu ile ve gerekse
internet üzerinden satın alınan bilgisayar yazılımı ve benzer nitelikteki
hizmetlerinden yurtiçinde yararlanılması söz konusu olduğundan yapılacak ödeme
aynı zamanda Katma Değer Vergisi'ne de tabi olacaktır. Buna göre de söz konusu
hizmeti ithal eden sorumlu sıfatıyla Katma Değer Vergisi uygulaması açısından
(2) numaralı Katma Değer Vergisi beyannamesini düzenleyerek ilgili vergi
dairesine beyanname üzerinden hesaplamış bulunduğu Katma Değer Vergisi'ni ödemek
zorundadır.
Konuya ilişkin olarak 15 seri numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nde yer
alan açıklama aynen aşağıya alınmıştır:
“Katma Değer Vergisi Kanunu’nun birinci maddesine göre işlemler Türkiye’de
yapıldıkları takdirde vergiye tabi tutulabilecektir. Aynı kanunun 6/8 maddesine
göre Türkiye’de yapılan ve faydalanılan hizmetler Türkiye’de yapılmış
sayılacaktır. Yurtdışındaki firmalara yaptırılan hizmetlerden kapsama girenlerin
vergiye tabi olacağı açıktır. Bu gibi hizmet ifalarında mükellef esas olarak
yurtdışındaki firma olmakla birlikte, firmanın Türkiye’de ikametgâhı, işyeri,
kanuni merkezi veya iş merkezi bulunmaması halinde vergi sözü edilen kanunun
9'uncu maddesi gereğince hizmetten faydalanan yurtiçindeki muhatap tarafından
bağlı bulunulan vergi dairesine sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.”
Uygulamada yurtdışından belli bir bedel karşılığında yararlanılan hizmet
belgeleri bu bağlamda muhafazası, yararlanılan hizmetin niteliğine göre de
farklı hukuk dalları açısından da önem arz etmektedir
İktisadi Dayanışma Gazetecilik Matbaacılık ve
Danışmanlık Ltd. Şti -(0212) 325 71 21-281 85 26 -281 85 30
|