|
Hizmet sürelerinin tespitinde hak düşürücü
süre
Sezgin Özcan - 04 Temmuz 2008 Cuma -
gazeteport
20.07.1963 doğumluyum. 1986-1991 tarihleri arası çalışmış olduğum işyeri beni
SSK’lı olarak göstermemiş. Bu çalışmış olduğum sürelerle ilgili işyerimi
mahkemeye versem kazanabilir miyim? Çalışmış olduğum sürelerde beraber çalışmış
olduğum arkadaşları şahit gösterebilirim. İşyeri şu anda faal değil. Bu yıllar
zamanaşımına girmiş midir? Bu yılları kazanabilirsem emekliliğe hak kazanacağım.
Orhan Kaya (30.06.2008)
506 sayılı SSK’nın 79. maddesinin onuncu fıkrasında, “Yönetmelikle tespit edilen
belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit
edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan
başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile
ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazançları
toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.” hükmü yer almaktadır.
Buna göre, sigortasız olarak çalıştırıldığınız dönem için iş mahkemesinde hizmet
tespit davası açarak, bildirilmeyen günlerin kazanılması mümkün. Ancak 1986-1991
yılları arası olarak belirttiğiniz çalışma süresi üzerinden 17 yıl geçmiş.
Dolayısıyla hizmetin geçtiği yılın (1991) sonundan itibaren yasada öngörülen 5
yıllık hak düşürücü süreyi geçirmiş oluyorsunuz. Bu durumda, çalışmanızın
bildirilmediğinden yeni haberdar olduğunuzu söyleyebilirsiniz. Ancak mahkemenin
bunu dikkate alıp almayacağı konusunda bir şey söyleyebilmek mümkün değil.
Bağ-Kur ek 19. maddeyi uygulamıyor
Bağ-Kur’a 5 yıl 20 günlük ödenmemiş pirim borcum bulunmakta. 5763 sayılı Yasadan
yararlanarak prim borcumu peşin ödemek üzere taahhütte bulundum. Bu taahhütten
vazgeçerek bilgim dahilinde olmayan Ek 19. maddeden yararlanarak 5 yıllık prim
borcumu sildirip geri kalan kısmını yine peşin olarak ödemem mümkün müdür?
Elfide Gülyüz (28.06.2008)
Başvuru tarihinizden itibaren bir ay içinde ödemenizi yapmamanız halinde, 5763
sayılı Kanun kapsamında gerçekleştirilen borç yapılandırmanız bozulur. Ancak
daha önce verdiğim çeşitli yanıtlarda da belirttiğim gibi Sosyal Güvenlik Kurumu
(Bağ-Kur) il müdürlükleri, Sosyal Güvenlik Kurumunun talimatı üzerine ek 19.
madde hükümlerini uygulamıyorlar.
Çünkü benzer konuda, hatta biraz daha ağır
şartlar içeren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun
geçici 17. maddesi var. Başka bir anlatımla aynı konuda iki ayrı düzenleme var
ve ikisi de yürürlükte.
30 Nisan 2008 tarihinde yürürlüğe giren geçici 17. maddeye göre, beş yıldan
fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanlardan sigortalılığını durdurulup borçtan
kurtulmak isteyenlerin, 30 Nisan 2008 tarihi itibariyle beş yılı aşan prim
borcunun bulunması gerekiyor. Başka bir anlatımla beş yıllık prim borcunun 30
Nisan 2008 tarihi itibariyle olması gerekiyor.
Ayrıca geçici 17. madde hükmüne göre durdurulan sigortalılık süresinin yeniden
kazanılabilmesi için borcun tamamının ödenmesi gerekiyor. Diğer yandan geçici
17. maddenin uygulanması için bir genel tebliğ yayımlanarak prim borcunun
ödenmesi için altı aylık süre verilmesi gerekecek. Daha ortada tebliğ yok. Bugün
itibariyle ne Bağ-Kur Kanununun ek 19. maddesi ne de 5510 sayılı Sosyal
Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 17. maddesi hükmü
uygulanıyor.
Bu durumda, 5763 sayılı Yasa kapsamında yapılandırdığınız borcunuzu ödemezseniz,
yapılandırma bozulur. Taahhüdünüzü geri almanıza bile gerek yok. Ancak Kurum ek
19 madde ile ilgili talepleri karşılamadığından beş yıllık prim borcunu
sildirip, geri kalan kısmı peşin ödeyemeyeceğinizi düşünüyorum. Zaten beş yıldan
kalan süreniz 20 gün.
Beş yıllık prim borcunuz 30 Nisan 2008 tarihinden önceki bir döneme ait ise
ilgili tebliğ yayımlandıktan sonra 5510 sayılı Kanunun geçici 17. maddesi
kapsamında sigortalılığınızı durdurabilirsiniz. 30 Nisan 2008 tarihi itibariyle
borcunuz beş yıldan az ise geçici 17. madde hükmünden de yararlanamazsınız. Bu
defa 5763 sayılı Kanundan yararlanma hakkınızı da kaybedersiniz.
Teyzemiz 3 yıl 9 ay prim ödeyerek Bağ-Kur’dan emekli olabilir
Benim sorum, bir teyzenin Bağ-Kur emekliliği ile ilgili.
Teyze 01.07.1945 doğumlu, Bağ-Kur’a kayıt tarihi 01.07.1988, Bağ-Kur terk tarihi
ise 30.12.1999. Terk tarihinden sonra yanlışlıkla 2004 ve 2005 yıllarında 8.568
YTL fazla ödemesi var. Kurum kayıtlarında gözüküyor. En son bulunduğu basamak,
7. basamak.
Bu teyze sağlık yardımlarından faydalanmak
isteyerek emekli olmak istiyor. Bir de bu fazla yapılan ödemeyi geri almak için
ne yapmalıyız? Kalan eksik günleri için SSK’lı yapsak olur mu?
Mustafa Sünbüloğlu (27.06.2008)
Sorunuzdaki teyze, 01.07.1988- 30.12.1999 tarihleri arasındaki 11 yıl 3 aylık
Bağ-Kur hizmet süresini, 3 yıl 9 ay daha prim ödeyerek 15 yıla tamamladığında
Bağ-Kur’dan emekli olur.
Ücretli olarak çalışmadığı sürece kalan süre
için SSK sigortalısı ve SSK’dan emekli olması söz konusu olmaz. SSK’dan emekli
olabilmesi için 3,5 yıl sigortalı olarak çalışması gerekiyor.
Yapacağı şey, Bağ-Kur isteğe bağlı
sigortalılığını başlatıp, sigortalılık süresini 15 tam yıla tamamlamak. 1 Ekim
2008 tarihinden itibaren tüm isteğe bağlı sigortalılar genel sağlık sigortalısı
olup sağlık sigortası primi ödemeye başlayacaklarından, 1 Ekim 2008’den itibaren
sağlık yardımlarından da yararlanmaya başlar. Emekli olduktan sonra sağlık
hizmeti almaya devam eder.
Fazla ödediği primlerle ilgili olarak bir yol var, ancak Kurum buna pek
yanaşmıyor. Fazla ödenen primlerin isteğe bağlı sigortalılığa sayılması talep
edilip, Kurumun kabul etmemesi halinde dava yoluyla isteğe bağlı sigortalılığa
saydırılması söz konusu olabilir. Geçmiş dönemlerde bu konuya ilişkin sigortalı
tarafından kazanılmış yargı kararları var. Ancak bu gün için nasıl sonuçlanır
kesin bir şey söyleyemiyorum. Yine de fazla ödediği primlerin isteğe bağlı
sigortaya sayılmasını talep edebilir. Kabul edilmesi halinde primleri ödenmiş
süreleri kazanır. Kabul edilmemesi halinde mahkemeyle de uğraşmak istemiyorsa,
fazla ödediği paranın iadesi için talepte bulunabilir.
1 Ekim 2008’den sonra isteğe bağlı sigortalılar 360 günlük primlerini peşin
olarak erken ödeyebilecekler. 1 Ekim 2008’den sonra 360 günlük prim tutarının
fazla yapılan ödemeden mahsubunu, kalanının iadesini de talep edebilir.
İktisadi Dayanışma Gazetecilik
Matbaacılık ve Danışmanlık Ltd. Şti -
Türkiye' nin En Büyük Mevzuat Portalına Hoş Geldiniz. |